İCRA TAKİBİ NEDİR

İCRA HUKUKU

10/25/20222 min read

İcra Takibi Nedir?

İcra takibi, alacaklının alacağını tahsil etmek amacıyla herhangi bir nedenle borcunu ifa etmeyen borçludan alacağını devlet gücü ile tahsil edebilmek için İcra Müdürlüğü nezdinde başlattığı takiptir. İcra takibi ilamlı ve ilamsız olmak üzere iki türe ayrılır. İlamlı icra bir mahkeme kararına dayanılarak başlatılan icra türüdür. İlamsız icra ise ortada bir mahkeme kararı bulunmaksızın para ve teminat alacaklarının tahsili için başlatılabilecek icra türüdür. Ayrıca para veya teminat niteliğinde olmasa da kiralanan bir taşınmazın tahliyesi de icra müdürlüğünden ilamsız icra yolu ile istenebilir.İlamlı İcra Takibi Nedir? Borçlu Bu Takibe İtiraz Edebilir Mi?Kişinin, bir hakkının yerine getirilmemesi ya da ihlal edilmesi durumunda, bu hakkını yerine getirmek için mahkemeye başvurarak, hakkının ödenmesini veya ihlalin önüne geçilmesini talep edebilir. Bu talep neticesinde alacaklının mahkemeden aldığı ilam yani mahkeme kararıyla birlikte İcra Müdürlüğüne başvurabilir. Alacaklının takip talebi üzerine icra müdürlüğü icra emri hazırlar ve bu icra emri borçluya tebliğ edilir. Borçlunun ilamlı icra takibine icra dairesi nezdinde itirazı mümkün değildir. Ancak borçlu, borca istinaden İcra Mahkemelerinde dava açabilir. Açılan davada borçlunun talepleri kabul edilirse ilamın icrası geri bırakılır. Böylelikle ilama itiraz edilebilmiş olur. Örneğin çocuk teslimi, taşınır ya da taşınmaz teslimi için ilamlı icra takibi işlemleri başlatılabilir.İlamsız İcra Takibi Nedir?İlamsız icra takibi, herhangi bir mahkeme kararına dayanmayan; para borcu, teminat ya da diğer alacaklar için İcra Dairesinde yapılan icra takibidir. İlamsız icra takibinde bulunulması için alacaklının elinde herhangi bir belge olması şart değildir. İlamsız icra takipleri kural olarak yetkili icra dairelerinde açılır. Taraflar arasında geçerli bir yetki sözleşmesi yok ise borçlunun yerleşim yerindeki icra dairesi yetkili merci olur. Eğer para ve teminat alacağı bir sözleşmeden doğmuş ise, sözleşmenin ifa edileceği yerin icra dairesi de söz konusu takipte yetkili merci olur. Bunun dışında borçlu yetkisiz bir icra dairesinde başlatılan takibe yetki yönünden itiraz etmez ise takibin başlatıldığı icra dairesi de yetkili olur.Genel haciz yolu, Kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ve Kiralanan taşınmazların ilamsız icra yolu ile tahliyesi olmak üzere ilamsız icra takibi üçe ayrılmaktadır.* Genel Haciz Yoluyla Takip: Elinde kambiyo senedi (çek, senet, poliçe) veya ilam (mahkeme kararı) olmayan alacaklı, alacağı ipotek ya da rehinle de temin edilmemişse, icra müdürlüğüne giderek genel haciz yoluyla takip başlatabilir. İcra takibi başlatabilmek için takip talebine alacağın varlığını ispat eden bir belge eklemek zorunlu değildir.Genel Haciz Yoluyla Takibe İtiraz Etmek Mümkün müdür?Genel haciz yolu ile başlatılan ilamsız icra takibine itiraz etmek mümkündür. Borçlu, icra dairesi tarafından kendisine gönderilen ödeme emrine 7 gün içinde itirazlarını bildirirse, takip durur. İtiraz süresi içinde itiraz edilmezse ödeme emri ve icra takibi kesinleşir. Çünkü yedi günlük süre hak düşürücü süredir. İtiraz süresi hesaplanırken borçlunun kendisine gönderilen tebliğ tarihi yani borçlunun tebellüğ ettiği tarih esas alınır.Borçlunun ifadesinden icra takibine itiraz iradesinin anlaşılıyor olması gerekmektedir. Borcun tamamına itiraz edilebileceği gibi bir kısmına da itiraz edilebilir. Borcun bir kısmına itiraz söz konusu olduğunda, borçlu kısmi itirazda bulunduğu borç miktarını açıkça bildirmek zorundadır. Borca kısmi itiraz durumunda itiraz edilmeyen kısım için takip kesinleşir. Borçlu borca dayanak gösterilen belgedeki imzaya itiraz etmek istiyorsa, imzanın kendisine ait olmadığını ayrıca ve açıkça bildirmek zorundadır. Borca, yetkiye ya da imzaya itiraz etmeyen borçlu, 7 gün içinde gerçeğe uygun mal beyanında bulunmak zorundadır.Genel haciz yolu ile başlatılan ilamsız icra takibinde borca itirazda borçlunun haklılığı ya da haksızlığı araştırılmaz. İtiraz ile birlikte takip durur. Alacaklı borçlunun itirazını bertaraf edebilmek için İcra Mahkemesi’nde altı ay içinde itirazın kaldırılması ya da genel mahkemelerde bir yıl içinde itirazın iptali davası açmalıdır. İtirazın kaldırılması ve itirazın iptali davaları için öngörülen süreler, itirazın alacaklıya tebliğ tarihinde başlar. Açılacak davada itirazın haksız olduğu ortaya çıkarsa, takip kaldığı yerden devam eder ve diğer şartları da mevcut ise borçlu aleyhine %20’den az olmamak kaydıyla icra inkâr tazminatına hükmedilir.* Kambiyo Senetlerine Mahsus Haciz Yolu ile Takip: Alacaklının borçlu aleyhine, kambiyo senetlerine özgü takip başlatabilmesi için elinde muhakkak kambiyo senetleri olarak bilinen çek, bono (emre muharrer senet) veya poliçeden biri olması gerekmektedir. Alacaklı kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takibi borçlunun yerleşim yerindeki icra dairesinde başlatabilmektedir. Kambiyo senedine mahsus haciz yolu ile yapılan takipte, alacaklı kambiyo senedinin aslını icra dairesine sunmak zorundadır. İcra memuru senedin kambiyo senedi olduğunu ve vadesinin geldiğini görürse, borçluya ödeme emri gönderir. Borçlu, borcunu 10 gün içinde ödeme emrinde yazılı olan icra dairesine ait banka hesabına ödemelidir.Borçlunun, takibin konusu olan senet kambiyo senedi vasfına sahip değilse beş gün içinde İcra Mahkemesine şikâyet etmesi gerekmektedir. Senetteki imzanın kendisine ait olmadığı iddiasında bulunuyor ise, açıkça belirterek beş gün içerisinde İcra Mahkemesine bildirmelidir. Aksi takdirde kambiyo senedindeki imzanın yapılacak icra takibinde kendisine ait olduğu varsayılır. Ancak imzasını haksız yere inkâr eden borçlu, sözü edilen senede dayanan takip konusu alacağın %10’u oranında para cezasına mahkûm edilir. Borçlu olmadığını, borcu ödediğini, alacağın zamanaşımına uğradığını, icra dairesinin yetkisizliğini veya alacaklının borcunu ödemek için kendisine mehil verdiğini iddia ediyorsa, yine beş gün içinde İcra Mahkemesine şikâyet etmelidir.Genel haciz yolu ile başlatılan ilamsız takipten farklı olarak, kambiyo senedine dayalı takipte, İcra Mahkemesine yapılan şikâyette, satış işlemleri hariç, tüm takip işlemleri devam edecektir. Bu duruma önlem almak için itiraz edilen mahkemeden, itirazın esasına karar verinceye kadar takip işlemlerinin geçici olarak durdurulmasına karar verilmesi talep edilebilir. Borçlu borca itiraz etmez ve borcu ödemezse 10 gün içinde, itiraz edip de reddedilirse 3 gün içinde gerçeğe uygun mal beyanında bulunmak zorundadır.* Kiralanan Taşınmazın İlamsız İcra Yolu ile Tahliyesi: Kiralanan bir taşınmazı tahliye ettirmek isteyen bir kişi kural olarak öncelikle kiracıya karşı sulh hukuk mahkemesinde tahliye davası açması gereklidir. Kiralayan kişi tahliye davasını kazanır ise, mahkemeden alacağı tahliye ilamı ile ilamlı icra takibi başlatarak taşınmazın tahliye edilmesini sağlayabilir. Bunun yanı sıra Kanunda bazı sebeplerin varlığı halinde, kiralayanın tahliye davası açmadan, doğrudan icra dairesine başvurarak taşınmazın tahliyesini isteyebileceği düzenlenmiştir. Bu nedenler; Kira bedelinin ödenmemesi ve Kira süresinin bitmesidir.Kiralayanın ilamsız icra takibi ile taşınmazın tahliyesini isteyebilmesi için yazılı kira sözleşmesine gerek yoktur. Kiracı ödeme emrine itiraz ederken açıkça kira akdinin bulunmadığına ilişkin açık ve kesin bir itiraz yapmaz ise kira sözleşmesini kabul etmiş sayılır.Kiralanan taşınmazların ilamsız icra yolu ile tahliyesinde ki süreç, genel haciz yolu ile aynıdır. Kiralayan yukarıda belirtilen sebeplerden birine dayanarak kiracıya icra takibi başlatır. Takibin başlatılmasının ardından icra dairesi tarafından kiracıya ödeme emri gönderilir. Kiralayan, takip talebinde; ödenmemiş olan kiranın ödenmesini ve kiracının taşınmazı tahliye etmesini ister. Kiracının ödeme emrine itiraz süresi; 6 aydan kısa süreli kiralarda 3 gün, 6 aydan uzun süreli kiralarda 7 gündür. Ödeme emrinde kiracının; 7 gün içinde itiraz edebileceği, 30 gün içerisinde ise (kira borcu ve fer‘ilerini) ödeme yapması gerektiği aksi halde kira sözleşmesinin feshedileceği ve kiralananın tahliye edileceği ihtar edilir. İcra takibinde belirtilen 7 günlük itiraz süresi, İcra ve İflas Kanundan kaynaklanmakta iken 30 günlük ödeme süresi Borçlar Kanun'unun 315. Maddesinden kaynaklanmaktadır.Kiracı ödeme emrine itiraz etmez ise ve süresi içerisinde ödeme yapmadığı durumda; kiralayan, ihtar müddetinin bitiminden 6 ay içerisinde icra mahkemesinden kiracının tahliyesine karar verilmesini isteyebilir. İcra mahkemesinin, kiracının ödeme emrine itiraz etmediğini ve süresi içerisinde ödeme yapmadığını tespit etmesi halinde tahliye kararı verecektir. Tahliye ilamı ile kiracı taşınmazdan icra yolu ile zorla çıkartılır.Ödeme süresi içerisinde kira borcu ve ferilerini ödenmiş ise icra takibi son bulur ve kiracının tahliyesini talep edilemez.

Related Stories